Bugün, 19 Haziran 2025 Perşembe
Suriye`de dis destekli silahli gruplar evlerden ve is yerlerinden yagmaladiklari mallarin paylasimi konusunda anlasmazliga düserek birbirlerine girmeye basladilar. Cinayete kadar varan savas ganimati kapismasinda, neredeyse bütün çete liderleri yagmacilik konusunda uzlasirken, yagmadan düsen pay konusunda tartismalar sürüyor.
Geçtigimiz iki gün boyunca Ingiliz Guardian gazetesine Halep`ten haber geçen Haid Abdül Ehad`in anlattiklari, Özgür Suriye Ordusu`nun nasil bir "örgüt" oldugu konusunda önemli ipuçlari sunuyor.
Yagmacilik siradan
Ehad`in ilk haberi "isyanci komutan" Ebu Cemil`in nasil öldürüldügü ile basliyor. Halep`te haddelenmis çelik ile dolu olan bir depo bir hafta kadar önce "muhalifler" tarafindan ele geçiriliyor. Çete mensuplari, buradaki mallara "savas ganimeti" olarak el koyuyor.
Fakat daha sonra, yagmadan alinacak pay konusunda "komutanlar" arasinda bir anlasmazlik doguyor. Birkaç gün boyunca süren karsilikli tehditlerin ardindan, Ebu Cemil bir suikast girisiminden kurtuluyor. Ancak birkaç gün sonra, Cemil`in düsmanlari tekrar deniyor ve bu sefer basariyorlar. Cemil`in kursunlardan delik desik olmus cesedi, elleri kelepçelenmis halde, el-Bab`da bulunuyor.
"Halep Askeri Konseyi"nden Hüsam, "Eger savasarak ölseydi bu iyi bir sey derdim, çünkü o bir isyanci ve mücahit ve o bunun için yola çikti. Fakat yagma hakkindaki bir anlasmazlik nedeniyle öldürülmek, bu devrim için bir felaket." dedi. Hüsam söyle devam etti: "Bu çok üzücü. Halep`te hükümetin tek bir kurumu ya da deposu kalmamis durumda. Her sey yagmalandi. Her sey gitti."
Ehad`in haberinde, savasta yeni bir asamaya geçildigi belirtilirken, yagmanin bir yasam tarzi haline geldigi vurgulandi. Ehad`in aktardigina göre, artik "savas ganimetleri" birçok çetenin temel amaci ve "komutanlarin" güçlerini artirma araci haline gelmis durumda.
Yagma baslayinca para akisi da sekteye ugradi
Ebu Ismail isimli bir çete mensubu, Halep`te fabrikalarin yagmalanmaya baslamasiyla birlikte para kaynaklarinin da kurudugunu söylüyor. Ilk aylarda bu gruplarin "gerçekten birlesik devrimci bir grup" olarak hareket ettigini iddia eden Ismail, "Fakat simdi farklilar. Burada yalnizca yagma ve para kazanma amaciyla bulunanlar var, küçük bir grup ise hala savasiyor." derken, kendi çetesinin de yagma yapip yapmadigi sorusuna, "Elbette. Adamlari nasil besledigimizi düsünüyorsunuz? Örnegin bütün bu sekerimizi nereden aldigimizi zannediyorsunuz?" cevabini veriyor.
Halep`te her seyin meta haline geldigini söyleyen Ehad, bir çete liderinin adamlarini doyuramamasi halinde, "isyancilarin" o birlikten kaçarak baska ve daha iyi olanaklara sahip bir baska çeteye dahil oldugunu bildiriyor.
Yagma yüzünden yenilgiler basladi
Kürtlerin yogunlukla yasadigi Selahaddin mahallesindeki bir toplantiya katilan Esad, mahalleye dönük ÖSO saldirisinin yagmacilik nedeniyle ordu tarafinda geri püskürtüldügünün konusuldugunu aktariyor. Buna göre, saldiri sirasinda ana gruba destek olmasi gereken bir grup yagmaya basladigi için ana silahli grup yenilmisti.
Bir çete lideri, saldirinin basindaki isme "O gün ne ele geçirdiyseniz hepsini bilmek istiyorum" derken, söyle devam etti: "Birileri savasirken digerleri yagma ile mesgul olursa ilerleme saglayamayiz. Ganimet esit sekilde bölüsülmeli."
Tugaylarin isimleri
Ehad, bazi silahli çetelerin yalnizca dis destekle kurulduklarini, dis destegin bir tugaya destegini çekmesiyle birlikte içerideki silahli adamlarin kaçarak daha iyi finanse edilmis baska bir birlige katildiklarini yaziyor.
Ehad`a göre, kurulan tugaylara verilen isimler, Körfez monarsileri ile Türiye`de para alabilmek için Arap veya Osmanli tarihinden seçiliyor.
`Halk bizden bikti`
Halep`teki bir "muhalif" toplantisina katilan Ehad, bazi çete liderlerinin savasin su anda tikandigini, bu tikanma nedeniyle dis destekten de mahrum kaldiklarini söyledigini aktariyor.
Eski bir ordu subayi olan Abdül Cabbar Akidi ise sunlari söylüyor: "Halk bile bizden bikti. Bir zamanlar kurtariciydik, ama simdi onlar bizi kinayip bize karsi gösteriler yapiyorlar."
"Devrimci polis gücü" kurma konusunun da konusuldugu toplantida, her çetenin kendi kontrol ettigi bölgede kendi güvenlik gücünü olusturmaya basladigi anlasiliyor. Bu "güvenlik" unsurlari nedeniyle gözalti ve adam kaçirma olaylarinda artis oldugu belirtiliyor. Toplantiya katilan liderlerden birisi, kendi gizli polis teskilatlarini kurmalari gerektigini bile söylüyor. Bir baska çete reisi, "kardeslerden" ve ögrencilerden olusan bir din polisi çagrisi yaparken, bu polisin görevinin "siddete basvurmadan önce tavsiyelerde bulunma" olmasi gerektigini ifade etti.
Ayni toplantida baska bir milis ise, "Sorun halk degil, sorun biziz. Özgürlestirilmis bölgelerde oturan ve insanlari kontrol edip onlari gözaltina alan tugaylarimiz var. Onlar, `Bu insan sebbiha` deyip arabasini aliyorlar, `bu adam Baasçi` deyip evini aliyorlar. Bunlar rejimden daha kötü hale geldiler. Bana söyleyin: Bu adamlar neden özgürlestirilmi bölgelerde ve neden cephede degiller?" dedi.
Halep `muhalif` komutanlar arasinda paylasiliyor
Ehad`in Halep`te konustugu bir "isyanci" durumu özetliyor. Seyf el-Devla`da bulunan Ebu Ali Sulaibi isimli bir çete reisi, gazeteciye söyle sesleniyor: "Burasi Ebu Ali Sulaibi devleti". Ebu Ali, bir evde yatan "adamlarini" tabancayla ates ederek uyandiriyor.
Ehad, Halep`in "kurtarilmis" bölgelerinin çesitli milis gruplari arasinda paylasildigini yaziyor. Buralarda "devlet", grup liderleri. Gazeteci, Ebu Ali ile birlikteyken yasadigi bir sahneyi aktariyor. Bir sabah 6 sivil, Ebu Ali`nin yanina geliyor. Ehad`in anlatimina göre, Ebu Ali`nin önünde süklüm püklüm duran bu sivillerle Ali arasinda su diyalog yasaniyor:
"- Ne istiyorsunuz?
- Bazi esyalarimizi almak istiyoruz Ebu Ali.
- Bugün olmaz. Cumartesi geri gelin.
- Ama bize Çarsamba gelmemizi söylemistin.
- Fikrimi degistirdim. Burasinin Ebu Ali Sulaibi devleti oldugunu bilmeniz lazim."
Ehad, Ebu Ali`nin sivillerle dalga geçtigini, onlari "siz hükümetin tarafinda olan muhbirlersiniz" diyerek korkuttugunu ve iki saat beklettikten sonra tekrar fikrini degistirerek iki adamini yanlarina verip nereye isterlerse gidebileceklerini söyledigini aktariyor.
`Halep bizi destekleseydi basina bunlar gelmezdi`
Ehad`a konusan bir çete mensubu sunlari söylüyor:
"[Halkin] Bizden nefret ettigini biliyorum. Yikim nedeniyle bizi suçluyorlar. Belki haklilar, fakat Halep halki basindan beri devrimi destekleseydi bunlar yasanmazdi."
Yagmalanmis evlerine gittikten sonra Ebu Ali`nin yanina dönen insanlar, Ali`ye "Yalnizca herhangi bir yagma var mi diye kontrol etmeye gittik" derken, Ebu Ali su cevabi veriyor:
"Her ev yagmalandi. Ve ordu asla bu bölgeye ayak basmadi. Onlari yagmalayan biziz!"
(soL - Dis Haberler)
