Tuncel`e ceza karari, Türkiye`yi bataga itmektir

Halklarin Demokratik Kongresi (HDK) Yürütme Kurulu, BDP Istanbul Milletvekili Sebahat Tuncel’e 8 yil 9 ay hapis cezasi verilmesine tepki gösterdi. HDK Istanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel, karari, “Kürt sorununda çözüm üretenleri kenara itmek, Türkiye’yi bataga itmektir” diye degerlendirdi.

TMMOB Makine Mühendisleri Odasi toplanti salonunda bugün düzenlenen basin toplantisina, HDK Yürütme Kurulu üyelerinin yani sira, SDP Genel Baskani Ridvan Turan, ESP Genel Baskani Figen Yüksekdag, Siyasetçi Ufuk Uras, Prof. Dr. Gençay Gürsoy ve Büsra Ersanli, Türkiye Baris Meclisi Sözcüsü Hakan Tahmaz, Oyuncu Yusuf Çetin basta olmak üzere çok sayida sendikaci, sanatçi ve siyasetçi katildi.

Toplantida ilk sözü Tuncel’in avukati Ercan Kanar aldi. Yarginin skandal bir karara imza attigina dikkat çeken Kanar, “Evrensel hukuk kurallariyla ilgisi olmayan, yürütmenin yönlendirmesiyle alinan politik bir karardir” yorumunu yapti. Bir milletvekiline yurt disina çikis yasagi konmasinin kabul edilemez oldugunu da vurgulayan Kanar, “Tuncel’in cezasinin infazi bitse dahi denetimli serbestlik uygulamasi  yapilacak” dedi.

‘GÖKTEN GIZLI TANIK DÜSTÜ’

2005’te yürürlüge giren Ceza Muhakemesi yasasina göre savcinin tüm delilleri hazirlayarak dosyaya koymasi gerektigini belirten Kanar, “Ama burada davanin bitimine yakin gökten bir gizli tanik düstü. Bu gizli tanik kim” diye sordu. Cezanin delillere ve dava dosyasina bakilarak verilmedigini vurgulayan Kanar, Tuncel’in Kürt sorunundaki mücadeleci rolüne bakilarak ceza verildigine dikkat çekti. Yasalara göre devlete karsi islenen suçlarda yargilamanin 302. maddeden yapildigini hatirlatan Kanar, ancak mahkemenin Tuncel’e TMK’nin 314. maddesinden ceza verdigini ifade etti. Kanar, karari temyiz edeceklerini,iç hukuk yollarinin tükenmesi halinde davayi AiHM’e tasiyacaklari bilgisini verdi.

TALIMATLA GELEN CEZA

AKP’nin adindaki adaleti çoktan kaybettigini söyleyen Levent Tüzel de, Tuncel’e intikam mantigiyla ceza verildigini aktardi. Basbakanin, ‘Yargiya talimat verdik gerekeni yapacaklar’ açiklamasindan hemen sonra davanin karara baglanmasinin yargi bagimsizliginin ne düzeyde oldugunu ortaya koydugunu belirten Tüzel, “Halkin oylariyla seçilerek temsiliyet hakki kazanan bir milletvekilinin bu sekilde susturulmak istenmesi gerekçelendirilemez” dedi. Hükümetin savas politikalarindaki israrinin  ‘daha fazla ölüm’ demek oldugunu belirten Tüzel, buna karsin Kürt sorununun demokratik zeminde çözümü için mücadele eden BDP’nin açikça hedef haline geldigini anlatti.

“Böyle nasil devam edecek” diye soran Tüzel, savasi degil baris isteyenlerin süreci dogru sorgulayarak Tuncel’e sahip çikmasi gerektigini söyledi. (Istanbul/EVRENSEL)

SORUN BÖYLE MI ÇÖZÜLECEK?

Verilen kararin kendisini sasirtmadigini belirten Sebahat Tuncel de, “Yargiya kizmiyorum, çünkü o geregini yapmistir. Sonuçta yargi bagimsizliktan uzaklasmistir” dedi. Mahkemenin siyasi bir karara imza attigini söyleyen Tuncel, “Ne olacak ki bir tane daha tutuklayin. Peki Kürt sorunu böyle çözülecek mi” diye sordu.  Türk ve Kürt halklarinin kardesçe bir arada yasamasi için Hükümetin nefret söylemlerinden vazgeçmesi gerektigini dile getiren Tuncel, “Siz tüm Kürtleri terörist ilan ediyorsunuz. Terörist dediginiz halkla nasil bir arada yasayacaksiniz” dedi.

‘BASBAKAN DA YARGILANMALI’

Basbakanin ‘ya Kandil ya TBMM” sözlerini hatirlatan Tuncel, “Basbakan hakkinda da örgüte eleman kazandirmak gerekçesiyle  suç duyurusunda bulunmak lazim. Sonuçta o bu açiklamayi yaptiktan sonra örgüte çok sayida insan katildi” dedi.

HALK TUNCEL`E SAHIP ÇIKACAKTIR

SDP Genel Baskani Ridvan Turan :
Bir defa anti demokratik bir karar. Adil ve hukuki degildir. Ancak sasirtici da degil. Aslinda aylardir Türkiye freni bosalmis kamyon gibi duvara toslamaya dogru giden bir savas siyasetinin içine sürüklenmis durumda. Türkiye’de ne iktidar barisi getirecek cesarete sahip ne muhalefet böyle bir vazifede iktidarla yan yana durabilecek güce sahip.
Bugün barisa oldukça uzak bir siyasette oldugumuzu düsünüyorum. 21. yüzyil Türkiye’sinde son derece kabul edilemez, son derece demokrasiden uzak bir ortam yaratilmistir. Bu memleket, bu ülkede yasayan halklar, nasil ki Yüksek seçim Kurulu’nun önceki kararini geri aldirdiysa, nasil ki oylarina millet vekilerine sahip çiktiysa, Sabahat Tuncel’e de sahip çikmayi bilir. Bu yüzden kimse yanlis hesap yapmasin. Demokratik bir gelecek ve baris için herkes çalissin. En basta da hükümet.

KARARDA BASBAKANIN PAYI BÜYÜK

Ender Imrek HDK Yürütme Kurulu Üyesi :  
Bir milletvekilinin dokunulmazligini tartisma konusu ediyorlar. Milletvekilinin yurt disina çikmasina  engel konulmasinin hukukla, akilla, izanla, teamüllerle hiçbir alakasi yok.  Çok açik bir biçimde milletvekileri üzerindeki baskiyi ve onlarin halk iradesindeki temsiliyetini engellemeye yöneliktir. AKP hukukunun iç hukukun Türkiye’deki adaletin, adalet sisteminin uluslararasi arenada konusulmasi ve tartisilmasindan utanç duyduklarini gösteriyor. Ceza verilmis bir milletvekilinin yarin Avrupa’da çesitli platformlarda çesitli toplantilarda, parlamentosunda konusup bu durumlari izah etmesinin AKP hükümeti bakimindan nasil bir yüz karasi olacagi düsünülmüs olacak ki bunu uluslararsi arenaya tasinmasini  ve orada tartisilmasini bunun üzerinden engelleyeceklerini düsünüyorlar. HDK olarak da Emek Partisi olarak da tüm emek demokrasi ve baris güçleri olarak da bu davayi uluslararsi arenaya tasiyacagiz. Avrupa`daki tüm kamuoyunun gündemine sunacagiz. Bu kararin yargitayda bozulmasi için elimizden gelen her türlü demokratik kamuoyunu yaratacagiz. Bu kararda Basbakanin büyük payi var. Yargi geregini yapacak dedi. Yargi,  Sebahat Tuncel üzerinden adeta öç alarak çok kisa bir süre içerisinde bu karari verdi. Ama halkin vicdaninda mahkum olmus bir karardir. Sebahat Tuncel sadece Kürtlerin degil Türkiye’deki tüm halklarin oy verdigi, sabahat tuncele oy vermis biri olarak  bu davanin sonuna kadar takipçisi olcagiz.  

BU CEZA YANGINI BÜYÜTÜR

Hakan Tahmaz- Türkiye Baris Meclisi Sözcüsü:
Yanan büyük yangin. Kürt yangininin söndürülmesini arzulayan bir girisimin sözcüsü çalisani olarak, bu cezanin yangini daha da büyütecegini düsünüyorum. Basbakan bu yanginin büyütülmesi çagrisi yapti, yargiya talimat verdi. Umarim yargi bu yolda ilerlemez.
Basbakan demokratik zeminlerde Kürt sorunu çözüm süreci ve Kürt hareketinin dinamikleri ile müzakere yolunu seçmek yerine bastirma yolunu seçti. Mecliste gerçeklerin güçlü bir biçimde dillendirilmesine tahammül edemez bir durumda ve alt edemez bir duruma geldigini gördü. Simdi yargi kilicini salliyor. Bu kilicin nerede duracagi belli olmaz. O kiliç, gün gelir bu kilici bugün elinde tutanlara, Türkiye’ye ve dünya tarihine bunu gösterir. O yüzden çagrisi, meclis iradesini bosa çikartma çagrisidir. Basbakan sürekli millet iradesinden bahsediyor. Kendisine oy vermeyenleri de millet iradesinin disinda görüyor. Kürtleri demokrat çevreleri de bunun disinda görüyor. Çünkü Sebahat Tuncel  yalnizca Kürtlerin degil bütün demokrasiden, baristan yana olan güçlerin ortak iradesiyle meclise gitmistir. Böyle bir Blok`un milletvekilidir. Ben basbakanin tahammülsüz bir noktaya geldigi için bu çagriyi yaptigini ve yarginin da bu kilici sallamaya basladigini görüyorum. Bunun sonunun hayirli olmayacagini sadece Kürt yanginini büyütmekle kalmayacagini bunun  baska sorunlara da ebelik edecegini düsünüyorum.

ADALETTEN BAHSETMEK MÜMKÜN DEGIL

Pror. Dr Gençay Gürsoy-HDK Yürütme Kurulu Üyesi:  
Basbakanin dukunulmazliklarin kalkmasi konusunda yaptigi konusmayi hatirlayalim. Yargiya gerekeni söyledik biz de mecliste gerekeni  yapariz dedikten sonra yasama güvencesi diye bir seyden artik söz etmek mümkün degil. Türkiye’de Kürt sorununun geldigi bu noktada, bütün kurumlariyla sadece yasama, yürütme, yargi degil üniversitesiyle, ordusuyla, medyasiyla bütün kurumlariyla bu meseleyi milli mesele haline getirildi. Dolayisyla artik adaletten tarafsizliktan bahsetmek mümkün degil. Bu yüzden görünüyorki mecliste zor bir dönem basliyor.

TOPLUM SESINI YÜKSELTMELI

Oyuncu Yusuf Çetin:  
Yargi geregini yapiyor iste. Geregini yapmak için verdigi talimatlar dogrultusunda ona göre geregi yapiliyor. Fakat bunun önü kesilmeli. Böylesine fasizan bir baskiyla insanlari susturabileceklerini, insanlari durdurabileceklerini, kendilerine katabileceklerini düsünüyorlarsa bu bir yanilgidir. Bugün olmasa da çok yakin bir zamanda çok büyük bir tepkiyle karsilik bulacaktir.  Insanlik yok edilemez. Bunlar insanlik disi davranislardir. Demokrasiden, özgürlükten bahseden bir anlayisin akabinde böylesine tutucu, bagnaz, böylesine kendi rantina dönük gelistirilmis olan, alçakça bir çabanin sonucudur. Kimse bundan bir menfaat ummamali ve o menfaati göremeyeceklerdir. Bu böyle gitmemeli. Toplumun da bugünlerde yasananlarin farkinda olarak yasamlarini güvence altina almak adina seslerini yükseltmeli diye düsünüyorum.

SÖZÜ OLAN HERKES `TERÖRIST` ILAN EDILIYOR

Sanatçi Ferhat Tunç :
Ne yazik ki Türkiye’de sözü olan herkesin terörist ilan edildigi bir noktaya geldik. Dolayisiyla BDP milletvekillerine dönük, Sebahat Tuncel ile baslayan bu sürecin devam edecegi düsüncesindeyim. Çünkü tamamen siyasi nedenlerden dolayi, Kürt sorununda ki çözümsüzlükten dolayi bu noktaya geldik. Hepimizi tedirgin eden bir süreç. Milletvekili arkadasimizin böyle bir yargisal tehditle karsi karsiya kalmasi 1 ekimde açilacak olan meclisin yine bu gündemli açiliyor olmasinin son derece kötü oldugu kanisindayim. Umarim bundan geri adim atarlar ve baris adina bir nefes alirlar. Basindan beri siyasi bir tutumdur. Bes senedir süren bir dava ve  bu davadan dolayi sorusturma açilmasindan kaynakli arkadasimiz cezaevindeydi. Milletvekili seçilmesinin ardindan serbest birakildi. Bugün bunun gündeme getirilmesinin siradan, bes yildir süren bir dava olarak görmemek lazim.  Bu gelisen süreçle ilgili olarak ortaya çikan bir sonuçtur. Son derece vahim, son derece ayiplanacak bir karar. AKP iktidarinin gündeminde baris diye bir sey yok. Giderek bu sorunu daha da çözümsüz kilmak adina atilmis tehlikeli bir adimdir bugün yasananlar.

CEMIL ÇIÇEK: MEMNUN OLMAM

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Baskani Cemil Çiçek ise bugün katildigi bir etkinlikte gazetecilerin sorusu üzerine Tuncel’e verilen hapis cezasi ile ilgili konustu.

Çiçek, “Bir milletvekilinin mahkum olmasindan Meclis Baskani olarak memnun olmam. Ama herkesin daha sorumlu olmasi gerekir” açiklamasinda bulundu.

ÜNIVERSITEYE YAKISMAYAN HAREKET

Galatasaray Üniversitesi de en az yargi karari kadar tepki çeken bir karar aldi. Galatasaray Üniversitesi Medya Arastirma ve Uygulama Merkezi (MEDIAR), Mor Çati, Filmmor Kadin Kooperatifi’nin ortaklasa düzenledigi Cinsiyet Esitliginin Insasi Konferansi’na, 5-6 Ekimde Galatasaray Üniversitesi’nin ev sahipligi yapmasi planlaniyordu. Mahkeme kararindan önce Tuncel’in de oldugu konusmaci listesi konusunda uzlasmaya varilmisti. Ancak üniversite, terör örgütü üyeliginden ceza aldigi için BDP’li Sebahat Tuncel’in kampuste düzenlenecek konferansta konusmaci olmasini istemedi. Konusmaci listesinden çikarilmayinca da kampusteki oturumu iptal etti.