TÜRBAN KADINA ÖZGÜRLÜK GETIRIRMI?
AKP’nin iktidar olmasi ile birlikte, ülkemizde türban 11 yildir gündemdedir. Yoksulluk, issizlik, hukuksuzluk, baski, keyfi uygulamalar hiç biri ama hiçbiri türbanin önünde gündem olamamistir.
Gündeme getirilirken de inanç özgürlügü ve genel özgürlükler çerçevesinde tartistirma çabasi içinde olmuslardir. Türban bir özgürlük müdür? Yoksa kadinlarin özgürlesmesi için bir engel midir? Türbani inançlarinin bir geregi olarak giydiklerini ifade etmektedirler. Genelde dinciligin özelde ise türbanin kadin özgürlügünü ve erkek karsisinda esitsiz kildigini tarihsel süreç göstermistir.
Özgürlüklerden yana olan birisinin elbette insanlarin giyim özgürlügüne ya da inancini yasamasina veya nasil yasayacagina karsi olamaz. Insan haklarina saygili hiç kimse inanç özgürlügüne karsi degildir. Demokrasi ve özgürlükten yana olmak özgürlüklerin kisitlanmasina karsi da mücadele etmek demektir.
Inancinin geregi olarak istedikleri gibi herkes giyinebilir, yeter ki samimi olsun. Ancak, dinci gericiligin sembolü durumuna gelmis giyim ya da baska davranislarin esas itibari ile egemenler tarafindan topluma giydirilmek istenen bir sömürü araci oldugu bilinmelidir. Bu gerçegi anlatmak için, dini rehber alan toplumlar ile akli ve bilimi rehber alan toplumlarin kalkinmisliklari arasindaki farki anlatarak toplumun nasil kandirildigi ya da biat toplumunun nasil olusturuldugu toplumsal bilince çikarilmasi için gerekli çaba gösterilmelidir.
Akil ve bilim yerine dini rehber alan toplumlarin emperyal ülkeler tarafindan nasil sömürge haline geldigi anlatilmasi gerekir. Ülke yönetimlerinin tarihsel geçmisi incelendiginde, yönetenlerin iktidarlarinin sürekliligini saglamak için din adamlarini kullanarak nasil “Allah ile aldattiklarini” sömürünün devamliligini böyle sürdürebildiklerini topluma iyi izah etmeliyiz.
Yani türbana karsi çikmak degil, türban ile neyin amaçlandigi iyi anlatilmalidir. Türban bir özgürlük degil tersine kadin özgürlügü için bir engeldir. Giyim konusu da dahil inançlarin özgürce yasanmasina azami destegi vermeliyiz.
Bir toplumun kalkinmasinda bilimin önemi ortaya konurken, biat kültürünün ise toplumlarin sömürgelesmesinde kullanilan çok önemli araçlardan biri oldugu bilince çikartilmalidir. Yani AKP iktidari toplumu bir yandan gericilestirirken diger yandan ekonomik haklarini birer birer ellerinden kolayca aliyor. 11 yildir hak gaspi ve ihlallere karsi ümmetlesmis toplumumuz, hiçbir ciddi tepki vermemektedir. Türbana özgürlük isteyenlerin hak gasplarina karsi da direnis göstermis olsalardi samimi olduklarina ve inançlarinin geregi türban giydiklerine inanirdim.
Inanç özgürlükleri adina türban giydiklerini ve temizlendiklerini ifade ederek TBMM’ne türbanla giren Milletvekili kadinlarin Alevilerin ve diger inanç guruplarinin özgürlükleri için de mücadele vermedikleri sürece temizlenmis olamazlar. Taksim gezi direnisinde polis tarafindan saçlarindan tutularak siddet gören kadina destek vermedikleri sürece ne temizlenmis olurlar ne de özgürlükler adina davrandiklarini söyleyemezler, yalnizca ümmetlerini kandirmis olurlar.
Bu gün AKP, kadinlara yönelik düsük ücretli güvencesiz esnek çalismayi içeren bir yasa hazirliginda. Özgürlük konusunda samimi iseler hodri meydan, türbana özgürlük isteyenler ya da türbani genel özgürlükler çerçevesinde degerlendirenler haydi bu yasa hazirligina da karsi çikiniz. Kadinin kaç çocuk doguracagina, nasil doguracagina, kadin bedenine müdahale eden bu anlayislara da karsi direnin, direnmiyorsaniz siz dini siyasete alet edenlerin masasisiniz demektir. Ya da iktidari çikarlariniz için kullaniyorsunuz demektir. Artik uyanin aklinizi basiniza alin türbanci hanimlar ve onlarin destekçisi zavallilar.
Ismail Çinar cinar-i@hotmail.com 04.11.13
