Bugün, 25 Nisan 2024 Perşembe

Türkiye'nin ekonomisi Maltepe'de konusuluyor

Türkiye'nin ekonomisi Maltepe'de konusuluyor

Maltepe Belediyesi tarafindan gerçeklestirilen Maltepe Ekonomi Forumu çok genis bir katilimla basladi. Foruma katilan CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu Türkiye’nin içinde bulundugu durumdan çikisi için “Yeni kadrolar, yeni kurallar, yeni kurumlar” for

KILIÇDAROGLU MALTEPE’DEN SESLENDI

Haber/Elmas AYDOGAN

“Pandemi Sonrasi Türkiye ve Dünya Ekonomisi” baslikli Ekonomi Forumu Elite World Hotel Asia’da basladi.  Maltepe Belediyesi’nin ev sahipligi yaptigi etkinlige CHP lideri Kemal Kiliçdaroglu’nun yani sira CHP Genel Baskan
Yardimcilari, çok sayida milletvekili, CHP Istanbul Il Baskani Canan Kaftancioglu, ev sahipligini de üstlenen Maltepe Belediye Baskani Ali Kiliç, çok sayida yerli ve yabanci ekonomist, bilim insani katildi.

AÇILIS KONUSMASI KILIÇ’TAN
Forumun açilis konusmasini yapan Maltepe Belediye Baskani Ali Kiliç ülkenin pandemi süreciyle birlikte çok agir bir sosyal ve ekonomik tabloyla karsi karsiya oldugunu söyledi. Kiliç söyle devam etti:
“Gelismis ülkeler vatandaslarina ciddi katkida bulunurken, gelismekte olan ülkeler yeterli çalisma gösteremedi. Türkiye’de merkezi hükümetin vatandaslara yardim etmesini birakin, neredeyse yerel yönetimlerin toplamak istedikleri
bagislara el koydular. IBAN numarasi atarak vatandastan destek istediler.  40 yildir vergi veren vatandasa 40 gün sahip çikamadilar.  Mazot ve benzine 6-7 günde kaç kez zam yapildi. Üretim hizla düsüyor, yabanci sermaye ülkeye
gelmiyor, ekonomi, issizlik hat safhada. Iki temel sorun var. Saglikli isleyen bir hukuk sisteminin olmamasi ve siyasete hakim olan ötekilestirici ve dislayici siyaset anlayisi. Biz ikisinin de parçasi olmayacagiz. Millet ittifaki ile birlestirici
olacagiz.”

KILIÇDAROGLU’NDAN ÖNEMLI MESAJLAR
Kiliç’in açilis konusmasinin ardindan kürsüye gelen CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu çok çarpici açiklamalarda bulundu. Kiliçdaroglu sunlari söyledi:
“Bu toplantinin önemi, içinde yasadigimiz kosullar. Bu sorunlari beraber asmak zorundayiz. Asarken mutlaka bilimi, akli, dünyayi iyi sorgulamak zorundayiz. Var olan sorunlari biliyorsunuz. Önemli olan biz bu sorunlari nasil asacagiz?
Neler yaparsak biz bu sorunlari rahatlikla asabiliriz? Bozulan düzen için ne yapmamiz lazim? Üç tane temel kuraldan söz ediyoruz. Yeni kadrolar, yeni kurallar, yeni kurumlar diyoruz. Yeni kadrolardan kastimiz devlette liyakatin olmasidir. Bugün devlette var olan çürümenin temel nedeni liyakatin yok edilmesidir. Yeni kurallarda ise devletin saydam olmasi lazim. Bugün bürokrasi adeta kapali bir kutu gibi. Ikinci kural siyasette hesap verebilirlik. Kesin Hesap Komisyonu, harcanan bütçenin harcandiktan sonra paralarin nereye harcandigini gösteren yasanin adina Kesin Hesap Kanunu diyoruz. Paranin nereye harcandigini bu kanun belirler. Biz, Kesin Hesap Komisyonu kuracagiz ve basinda ana muhalefetten birisi olacak. Bu komisyonun bir baska önemi ise kesinlikle yolsuzluklarin önlenmesi konusunda kilometre tasidir. TBMM adina
denetim yapan Sayistay uluslararasi kurallara göre denetim yaparsa saglikli raporlar gelir. Biz Sayistay’in da yapisini degistirerek temel kurallara göre Sayistay’in denetim yapmasini saglayacagiz.”

SIYASI AHLAK KANUNU
Israfin da önünün alinmasi gerektigini savunan Kiliçdaroglu söyle devam etti:
“Israfla ilgili yürütme organi bir genelge çikaracak ve israfin kesinlikle yasaklandigini öngören kurallari duyuracak. Siyasi Ahlak Kanunu. Siyasetin ahlakli, erdemli, hesap verebilir konumda olmasi lazim. Bu kanunu çikaracagimizi taahhüt ettik. Yeni kurumlardan neyi kast ediyoruz? Stratejik Planlama Teskilati kuracagiz. Ikincisi Ulusal Vergi Konseyi kuracagiz. Insan
Haklari Esitlik Kurumu yeni bir kurum olarak ortaya çikacak. Dolayisiyla demokrasinin güçlenmesi için bir çaba, kurum.  Sicak siyasetin yozlastirdigi kurumlar var. Bu topraklarda hiçbir çocuk yataga aç girmemeli. Yardim onlari rencide etmeden ulastirilacak. 1971 yilinda parlamentonda kabul edilen 9 sigorta dalindan biri olan aile destekleri sigortasi uygulanmadi. Nedeni yoksullugu siyasete malzeme etmek ve onun onuruyla oynamak. 50 yildir uygulanmayan bu
sigortayi uygulayacagiz. Var olan kurumlar var, siyasetin yozlastirdigi kurumlar var. Merkez Bankasi, Kamu Ihale Kurumu seffaf olacak, BDDK, Sermaye Piyasasi Kurumu yeniden insa edilecek. Bugün anayasal kurum olan ekonomik
ve sosyal konsey yeniden insa edilecek. Yeni kadrolar, yeni kurallar ve yeni kurumlar.  Bu kurumlarda görev alanlarin belirli bir strateji ile hedefe kilitlenmesi lazim. Strateji dört ayakli olacak. Bir demokrasi. Bu yoksa can ve mal güvenligi yok, medya özgürlügü, adalet, insan haklari, yargi bagimsizligi, yabanci sermaye yoktur. Yok olan demokrasiyi insa etmek, var olan baskici rejimi sonlandirmak. Ikincisi üreten Türkiye. Sanayi ve teknolojide katma degeri yüksek ürün üretmesi lazim. Üniversitelerin bilgi üretmesi gerekiyor.
Üniversitelere sicak siyasetin girmemesi ve her türlü düsüncenin özgürce tartisilmasi lazim. Güçlü bir sosyal devletin insa edilmesi lazim. Hakça bölüsmezseniz o ülkede barisi saglayamazsiniz. Aile Destekleri Sigortasi dedik.
Dördüncüsü de sürdürülebilirlik. Teknoloji, sosyal devlet anlayisi sürekli gelisen bir kavramdir. Degisen tüm alanlarda kendinizi yenilemeniz gerekiyor. Ben sadece Türkiye’den söz ettim. Bu toplantinin verimli olmasini dilerim.”

Açilis konusmalarinin ardindan “Fakirlestiren büyüme ve gelir dagilimi” ve “Yapisal ekonomik sorunlar”i ele alan, moderatörlügünü CHP Istanbul Milletvekili Enis Berberoglu’nun yaptigi ilk oturumda CHP Genel Baskan Yardimcisi Faik Öztrak, CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, CHP Istanbul Milletvekili Akif Hamzaçebi ve CHP Konya Milletvekili Abdüllatif Sener söz aldi.

“YESIL, MAVI, MOR VE BEYAZ EKONOMI”
Oturumda söz alan ilk isim Selin Sayek Böke olurken, Böke renkler üzerinden ekonominin açmazlarina yönelik çözüm önerilerini siraladi. Böke, “Esasinda rengini kaybetmis olan bir dünyaya rengini kazandiracak olan degisiklik yesili
ve maviyi merkeze alan bir ekonomik düzenden geçiyor; içine kadini genci alan mor ekonomiden geçiyor, dayanismanin oldugu, yolsuzluklarin olmadigi beyaz bir ekonomiden geçiyor. Dolayisi ile bugün olan düzenden ortaya çikmis olan
karanligi ve o karanligin içerisinde var olan umutsuzlugu açacak, yeniden renkleri hatirlatan bir ekonomik düzen tarifi yesil dönüsümün ta kendisi. Bu sadece bir yeniden ekonomiye renk verecegiz diyen hayalin ötesinde çok somut bir ihtiyaçtan ortaya çikan bir dönüsüm” dedi.

EKONOMIDE 4 ÖNEMLI GELISME
Böke’den sonra konusan Akif Hamzaçebi ise sunlari söyledi:
“Küresellesme sürecini 1980’li yillardan itibaren yasamaya basladik, halen bu sürecin içerisindeyiz. Özellikle 2010 yilindan itibaren de bir göç dalgasinin bütün dünya yasiyor. Özellikle Türkiye ve Avrupa ülkeleri bu göç dalgasindan en fazla etkilenen ülkeler arasinda. Türkiye yaklasik 5 milyon siginmaciyla istihdam piyasasinda büyük bir degisim yasadi ve istihdam piyasasindaki bu degisimle birlikte Türkiye’de imalat sanayinin yapisi da degismeye basladi. Biz daha ileri, daha katma degeri yüksek ürün üretmeye yönelik bir degisime götürmeyi amaçlarken bir baska istikamete, geriye dogru giden bir yapi degisikligine yol açti. Haliyle bir ekonomide bir üretim faktörü bollasiyor ise o üretim faktörüne dayali üretim
artar. Emek ucuzluyor ise, ucuz emek varsa ona dayali üretim artar. Türkiye’nin çikisi bu degil asla. Çin modeli tartismasi kesinlikle yanlis bir tartismadir.
Dünya nereye gidiyor diye 80'li yillardan itibaren baktigimda 4 önemli gelisme görüyorum. Birincisi küresellesme. Bilgi ve bilisim teknolojilerindeki olaganüstü gelismeyi yogun bir sekilde yasamaya devam ediyoruz. Ikincisi iklim degisikligi ve küresel isinma dedigimiz kavram, üçüncüsü ‘4. Sanayi Devrimi’, yani yapay zeka. Yükselisi çok önemli sorunlar da yaratmaya aday bir konu ve 4. gelisme ekonomik krizler. Bunlari iyi algilayip ekonomimizi bu düzlemde yapilandirmaya çalismaliyiz” 

“CHP’NIN KADROLARI SORUNLARIN ÜSTESINDEN GELECEK”
Abdüllatif Sener oturumun üçüncü konusmacisi olarak CHP’nin ekonomideki sorunlarin üstesinden gelecek bir kadroya sahip oldugunu savundu. Sener'in konusmasindan satir baslari söyle:
“CHP iktidari için vazgeçilmez ve mutlak surette gerçeklestirmesi gerekenlerinin ifadesini Sayin Genel Baskanimiz söyledi. Hem konjonktürel olarak, hem de dünya ekonomik sisteminin içerisinde bulundugu kosullar itibariyle açiklananlar, mutlak surette Türkiye’nin ihtiyaci olan bir perspektif ve yol haritasidir. Adalet ve Kalkinma Partisi’nin iktidarinin baslangici
küresellesmenin 3 evresinin basidir ama maalesef Adalet ve Kalkinma Partisi bu konjonktürel avantaji yakalayamamistir. Türkiye'nin bugüne kadarki 20 yillik dönemini israf etmis, harcamis ve ülkeye maliyet getirmistir. Haliyle ülkeyi
yanlis bir istikamete yönlendirmistir. Bence bu dönemde iki büyük yanlis vardir. Firsat israfi vardir. Bunlardan biri özellestirmedir. Ekonominin rasyonellesmesi için yapmiyorsaniz özellestirme yanlistir. Bu haliyle özellestirme bu ülkenin
degerlerinin, Cumhuriyet’in kurulusundan beri ortaya çikanlarin imha edilmesidir.”

ÖZTRAK’TAN DURUM DEGERLENDIRMESI
Son olarak söz alan Faik Öztrak ekonomik istikrarsizliginin artarak sürdügüne dikkat çekti. Öztrak, “Kisi basina geliri, milli geliri 2023 yilinda 25 bin dolar yapacagiz demisler. Olmamis, ihracat düsmüs, harcama hedefleri birbirini tutmamis.
Issizlik yüzde 5 olacak demisler, olmamis. Bütün bunlar iki sey gösteriyor. Bir, bu ülke çok kötü yönetilmis, iki, verilen sözler tutulmamis. Peki bunun arkasinda ne var diye baktigimizda görüyoruz ki ekonomi yönetiminde istikrar kalmamis vaziyette. 2018 Temmuz ayindan önce mevcut AK Parti Genel Baskani Londra’ya gitti ve bir seyler söyledi. Sonrasinda piyasalar karisti. Öyle bir kirilganlik yaratildi ki ekonomide, istikrar havasini sürdürebilmek için Merkez Bankasi’nin 128 milyar dolarini buharlastirmak zorunda kaldilar. Ekonomik büyüme stratejimiz iflas etti. Özellikle 2013’ten sonra ABD Merkez Bankasi Baskani ‘ben artik eskisi kadar para basmayacagim’ demesi ile birlikte bizim sicak parayla ekonomiyi sisirme modelimiz patinaj yapmaya basladi. Biz bize benzeyen tüm ekonomilerin gerisine düsmeye basladik. Tüm bunlarin arkasinda tek kisilik yönetim biçimine geçis vardir, bununla birlikte ülkede demokrasi, hukuk devleti, adalet bütün bu kavramlar çok ciddi sekilde yipranmaya basladi ve ülkenin köklü kurumlari büyük bir zafiyete ugradi.
Liyakat denen bir sey de kalmamistir. Bütün bunlarin üstüne bir de pandemi gelmistir. Tüm bu buhranlar ekonomimizi son derece kirilgan hale getirmistir. Mevcut iktidarin ülkeyi bu buhrandan çikarmasina yönelik bir güven de olusmuyor” dedi.
Konusmalarin ardindan soru-cevap kismina geçilerek forumun ilk oturumu sonlandirildi.



  • Perşembe 19.4 ° / 14.2 ° Güneşli
  • Cuma 18.1 ° / 12.2 ° Güneşli
  • Cumartesi 19.1 ° / 12.7 ° Güneşli