haber/Elmas Aydogan
Iktidarin ve gerici odaklarin uzun süredir hedef aldigi Istanbul Sözlesmesi bir gece yarisi kararnamesi ile feshedildi. AKP’li Cumhurbaskani Erdogan’in imzasiyla Resmi Gazete’de yayimlanan kararla Türkiye, tek tarafli olarak anlasmadan çekildi. 2011’de Istanbul’da imzaya açildigi için ismini Istanbul’dan alan sözlesmenin ilk imzacisi da Türkiye’ydi. Karara tepki gösteren kadinlar, ülkenin birçok noktasinda ”Istanbul Sözlesmesi’nden vazgeçmeyiz” diyerek meydanlari doldurdu. Istanbul’dan Izmir’e, Aydin’dan Artvin’e sokaklara çikan kadinlar “Ne haklarimizdan ne de yasamimizdan vazgeçeriz” dedi.
SARAY ITTIFAK'ININ YENI HAMLESI
Siyasal Islamci AKP iktidari, sikistikça kadinlarin kazanilmis haklari üzerinden iç siyasette hamleler yapmaya devam ediyor. Iktidar son birkaç haftada içi bosaltilmis reform söylemleri ile yeni paketler açikladi. AKP-MHP Ittifakinin cephesini güçlendirmek adina ise son hamlesi olan Istanbul Sözlesmesi’ni feshetti. Kadina yönelik siddet ve ev içi siddetin önlenmesini konu alan ve hukuki baglayiciligi bulunan ilk uluslararasi belge olan Istanbul Sözlesmesi’nin imzalanmasinin üzerinden 9 yil geçti. Ancak sözlesme hiçbir zaman tam anlamiyla uygulanamadi.
IKI KADIN CINAYETI YASANDI
Ülkede her gün yüzlerce kadin erkek siddetine maruz birakilirken iktidarin son hamlesi tepkiller gelirken Izmir Bayindir’da Hüsnü Tümen adli erkek, Istanbul Sözlesmesi’nin feshedildigi saatlerde Serap Tümen’i ve annesi Serpil Palali’yi katletti. Silah sesi üzerine yardima gelen komsulari Hamza Kuzucuk’u da öldürdü. Serap Tümen’in bosanma asamasinda oldugu Hüsnü Tümen, polis tarafindan gözaltina alindi Öte yandan Erzurum’da M.A. adli kadin evli oldugu M.A. adli erkek tarafindan vuruldu. Evde gözaltina alinan M.A., sevk edildigi adliyede çikarildigi mahkemece tutuklandi. Kadin ise hastanede tedaviye alindi.
ILK FESHEDEN TÜRKIYE
11 Mayis 2011’de Istanbul’da imzaya açilan sözlesmeyi imzalayan ve onaylayan ilk ülke Türkiye olmustu. Sözlesme “toplumsal cinsiyet esitligi” ilkesine dayaniyor. Kadinlarin her türlü siddet ve ayrimciliktan korunmasi için kapsamli bir politika ve tedbirler tasarlanmasi hedefleniyor. Alinan kararla Türkiye, söz konusu anlasmayi imzaladiktan sonra, anlasmadan çekilen ilk ülke oldu.
***
Kadinlar alanlardan bildiriyor
Filiz Demiral: Kizima söz verdim
Serkan Dindar isimli erkek tarafindan öldürülen Ceyda Yüksel'in annesi Filiz Demiral, “Ben kizima bir söz verdim. Kani yerde kalmayacak. Katilin en agir cezayi almasini istiyorum. Bu karardan sonra onun mezarina gitmeye utaniyorum. Ona sözlesmeden çikildigini haberini veremem. Adalete inancimi kaybettim. Asla yalniz yürümek istemiyorum ve Istanbul Sözlesmesi'nin uygulanmasini istiyorum. Bizi zayif mi düsürmek istiyorlar? Kendi anneleri, kizlari yok mu? 6284 uygulanmis olsaydi, anneler evlatlarini, çocuklar annelerini kaybetmeyecekti. Mücadelem sonuna kadar sürecek” dedi.
***
Aycan Kinci: Sözlesme umudum
Bosanmak istedigi erkek tarafindan öldürülmek istenen Aycan Kinci da kadinlarla Istanbul Sözlesmesi’nin feshedilmek istenmesine karsi bir araya geldi. Kinci, söyle dedi: “38 yerimden biçaklandim. Sözlesme benim tek umudumdu. Kendimi korunaksiz hissediyorum. Çocuklarim için hayata tutundum, savastim. Günlerce yogun bakimda kaldim. Bizi korumak bu kadar zor mu? Bu karari tanimiyoruz. Istanbul Sözlesmesi yasatir. Ben bu sözlesmeyi umut etmistim. Umudumu kaybetmeye basladim ama asla susmayacagiz. Hala evden tek basima çikamiyorum. Asla vazgeçmeyecegiz.”
***
Isil Ergincan: Güvende hissetmiyorum
Kadiköy’deki eyleme katilan Isil Ergincan, Istanbul Sözlesmesi’nin feshedilmesiyle güvencesiz kaldiklarinin altini çizdi. Eylem alaninda sözlesmeye sahip çikan Ergincan, “Bugün Istanbul Sözlesmesi’nin bir gece aniden kadin haklarina vurulmus bir darbe nedeniyle buradayiz. Kadin haklari aslinda insan haklaridir. Güvende hissetmiyoruz. Her gün kadin cinayetleri isleniyor. Güvencesiz hale geldik. Sosyal medyada ‘Sözlesme kalkmis hadi gidip güzel kadinlari bulalim’ gibi paylasimlar var. Sözlesmenin feshedilmesiyle katillerin, tacizcilerin, istismarcilarin önü açildi” ifadelerini kullandi.
***
Senay Ince: Davamizin bekçisiyiz
Binlerce kadinla bir araya gelen Senay Ince, haklari için mücadele ettigini söyledi. Kadinlarin haklarini koruyan Istanbul Sözlesmesi’nin feshedilmemesi için elinden ne geliyorsa yapacagini söyleyen Ince, “Elimizden ne geliyorsa yapmak için buradayiz” diye konustu. Kadinlarin katledilmesinin yolunun açildigini söyleyen Ince, su ifadeleri kullandi: “Kadinlarin hakkini koruyan bir sözlesmenin elimizden alinmasinin pesini birakmayacagiz. Önlem alinmasi gerekirken daha çok kadinlarimizin katledilmesinin yolu açiliyor. Kadinlar istediginde her sey olur. Davamizin bekçisiyiz.”
***
Yekbin Balçik: Yasamak için bir aradayiz
Kadiköy’de Istanbul Sözlesmesi’ne sahip çikmak için kiz kardesleriyle bir araya gelen Yekbin Balçik da ölüm kalim mücadelesi verdiklerini söyledi. Ölüm kalim mücadelesi için Kadiköy’e gittigine vurgu yapan Balçik, yasamak istediginin altini çizdi. Balçik, söyle konustu: “Artik savasimiz sadece hayatta kalmak üzerine kurulu oldugu bir zamana geldik. Bu zamandan sonra sadece yasamak için bile bir arada olmak zorundayiz. Aski yasamanin özgürlügünü de buradan kazanacagiz. Bu bir özgürlük mücadelesi. Sözlesmenin kabul edilmesini istiyoruz. Bu insan haklarina yönelik bir sözlesme.”
***
KIM NE DEDI?
Filiz Kerestecioglu- HDP Ankara Milletvekili, Avukat: Saadet’e hediye edildi
Istanbul Sözlesmesi’nin iktidarin bekasi nedeniyle ve Saadet Partisi’ne hediye olarak fesih edildigini savunan HDP Milletvekili Filiz Kerestecioglu, sunlari kaydetti: “Bu fesih, erkek egemen sisteme ve erkeklere cesaret verecek ve en tehlikeli olan nokta da bu. Istanbul Sözlesmesi, siddeti önleme konusunda tek basina yeterli olmasa da kapsamli ve detayli bir sözlesme. Ve bu sözlesme ile siddet önlenecek algisi da çok yüksek toplumda. Bundan çikmak, siddete açik bir davetiye çikarmaktir. ‘Uluslararasi sözlesmeler kanun hükmündedir’ der Anayasa. Bunu ancak TBMM’nin onayi ile fesih edebilirsiniz. Istanbul Sözlesmesi bizimdir, yürürlüktedir ve uygulanacaktir.”
Feride Acar Prof. Dr.: Siddet ciddiye alinmiyor
Sözlesmenin hükümlerini etkili bir biçimde uygulanmalarini saglama amaciyla kisaca “GREVIO” olarak bilinen Kadinlara Yönelik Siddet ve Ev Içi Siddete Karsi Eylem Uzmanlar Grubu isimli bir izleme ve denetleme komitesi olusturulmustu. GREVIO’nun ilk baskani, CEDAW komitesi eski üyesi Prof. Dr. Feride Acar: “Istanbul Sözlesmesi yeterince uygulanmiyor. Bu sözlesmeden çikmak demek, devlet tarafindan kadina yönelik siddetin ciddiye alinmadigi algisina yol açacak. Bu konuda iktidar partisinde yakin olan veya onu etkileyen marjinal gruplarin bu sözlesmeyi itirazlar gelistirdigini biliyorduk. Toplumun hassas oldugu iki konu üzerinden bir algi yaratilmaya baslandi. Esas amaç aile içerisinde kadina yönelik olan her türlü siddeti önlemek. LGBTI+’larla ilgili olan sözlesmedeki hüküm ise herhangi bir statüye yönelik siddet uygulanamayacagi hükmü. Farkli cinsel yönelimi olan bireylerin siddete maruz kalmasi dogru mu?
Gizem Gül Kürekçi - Sol Parti Baskanlar Kurulu Üyesi: Iktidariniz yok hükmündedir
Sol Parti Baskanlar Kurulu Üyesi Gizem Gül Kürekçi, gerici kadin düsmani iktidarin kadinlar için yok hükmünde oldugunu söyledi. AKP’nin her geçen gün daha da saldirganlastigini söyleyen Kürekçi, söyle konustu: “Sonda söyleyecegimizi basta söyleyelim mademki kadinlarin yasamlarini güvence altina alan hukuk kararlari bu iktidar için yok hükmündedir öyleyse bu gerici kadin düsmani iktidar da kadinlar için yok hükmündedir. Bunca kadin cinayeti ülke gündemindeyken kadinlar dogrudan iktidar tarafindan atese atilmistir. Giderek köseye sikisan ve artik tüm baskilara ragmen susmayan, direnen bu iktidardan kurtulmak isteyen milyonlar karsisinda çaresiz kalan AKP her geçen gün daha da saldirganlasiyor. Sözlesmenin güvenceye aldigi sey ise kadinlarin yasamidir. Tüm kadinlari bu gerici kadin düsmani iktidara ve onun yandaslarina karsi haklarimiza sahip çikmaya, yasamlarimiz için bir araya gelmeye çagiriyoruz. Yan yana geldigimizde kurtulamayacagimiz kötülük yoktur.
Gamze Tasçier - CHP Ankara Milletvekili: Kadinlar korunmayacak
CHP Milletvekili ve PM Üyesi Gamze Tasçier, Istanbul Sözlesmesi feshini içeren kararnamenin, “Bir gece yarisi operasyonuyla” duyurulduguna dikkat çekti. Tasçier, BirGün’e yaptigi açiklamada sunlari söyledi:
“Bu artik, ülkenin mesru yönetim biçimini almistir ve ülke açisindan endise verici boyuttadir. Istanbul Sözlesmesi kadinlarin yasam hakki için bugüne kadar imzalanan en önemli uluslararasi sözlesmedir. Siz eger bu sözlesmeden çikiyorsaniz, ‘Ben artik kadin ve erkegi esit görmüyorum, kadinlari korumayacagim’ diyorsunuz demektir. Kadin cinayetleri politiktir. Tek bir kisinin karari ile alinan bu karar da kadin cinayetlerinin politikliginin göstergesidir. Kadinlarin ve can ve mal güvenligi Anayasa ile koruma altina alinmis kimsenin can ve mal güvenligi yok demektir bu saatten sonra. Türkiye, baska bir boyuta evrilmistir. TBMM’deki bes siyasi partinin ortak iradesiyle alinan bir karardan tamamen hukuk disi yollarla tek bir kisinin imzasiyla dönülmesi, bir gece yarisi darbesidir.”
Melek Önder - KCDP Basinla iliskiler sorumlusu: Ölmek istemiyoruz
Kadin Cinayetlerini Durduracagiz Platformu (KCDP) Basinla Iliskiler Sorumlusu Melek Önder, söz konusu karara karsi çiktiklarini söyledi. Hak, esitlik ve özgürlük için mücadeleye devam edeceklerini söyleyen Önder,Emine Bulut’un sözlerini hatirlatti. Önder, yaptigi degerlendirmede söyle konustu:
“Istanbul Sözlesmesi bir gece yarisi çikarilan Cumhurbaskani karariyla feshedilmeye çalisildi. Haklari, esitlik ve özgürlük için mücadele eden kadinlar olarak Istanbul Sözlesmesi’nin feshedilmesine karsi çikiyor, mücadelemize devam ediyoruz. ‘Istanbul Sözlesmesi’ni uygula’ diyerek de mücadelemize devam edecegiz. Hâlâ ülkemizde bir günde 3 kadin öldürülürken, Emine Bulut’un ‘Ölmek istemiyorum’ sözleri kulagimizda yankilanirken, Samsun’da siddet görüntüleri ortaya çikarken kimse bu haklarimizdan bir gecede vazgeçmemizi bekleyemez. Bu sözlesmenin kaldirilmasiyla hükümet milyonlarca kadini, kadin cinayetleri karsisinda riske atmistir. Bir an önce bu kararin geri çekilmesi için gerekli adimlar atilmalidir.”
Selin Nakipoglu - Feminist Avukat: Umutsuzluga kapilmak yok
Sözlesmeyi günisigi olarak nitelendiren Feminist Avukat Selin Nakipoglu, umutsuzluga kapilmanin dogru olmadigini söyledi. Nakipoglu, sözlesmeyesahip çikmanin önemini vurguladi: “Bir milat yasaniyor. Türkiye ilk kez bir uluslararasi insan haklari sözlesmesinden ayrilacagina dair kararname yayimladi. Bu sürecin böyle sonuçlanacagina inanmiyorum. Çünkü bu bir siyasi intihar olur. Hukuki bir durum yok bir dayatma söz konusu. Bu kararname yok hükmünde. Kazanilmis haklarimiza karsi bir yilginlik, endise olmamali, 6284 ile ilgili de karamsarliklar olmamali. Feshedilmesi mümkün degil. 2020 yazindan bu yana sözlesmeye saldiri vardi. Bu süreçte kadin örgütleriyle, akademisyenlerle fikir terakisi yapilmadan adeta gece yarisi karsimiza çikan bu kararname. Bu sözlesmeden ayrilmak isterse ‘Toplumsal cinsiyet esitligine inanmiyorum’ der. O yüzden aslinda kadinlara karsi savas açilmis durumda. Biz de yasal eksende ciddi bir mücadele veriyoruz. Fakat umutsuzluga kapilmak dogru degil.”
Ceren Kalay Eken - Ankara Barosu kadin Haklari M.B.: Anayasa’yla çelisiyor
Kararin Anayasa'nin 90'inci maddesiyle çelistigine dikkat çeken Ankara Barosu kadin Haklari Merkezi Baskani Ceren Kalay Eken, söyle konustu: "Cumhurbaskani'nin 2018 yilinda kendisine Cumhurbaskanligi Kararnamesi’yle verdigi bir yetki var. Tüm uluslararasi sözlesmelerin onaylanmasi, kaldirilmasiyla ilgili Cumhurbaskani’na yetki verilmis görünüyor. Anayasa’nin 90’inci maddesiyle çelistigi için yok hükmünde diyoruz. Uluslararasi sözlesmelerden çikilmanin çesitli yaptirimlari olabilir. Normalde Istanbul Sözlesmesi’nin içerisinde bir yaptirim yok ama uluslararasi camianin yaptirimlari olacaktir. Uluslararasi anlasmalara uymamis olmaniz demek ‘Avrupa Insan Haklari Mahkemesi ya da sözlesmesinden çiktim’ diyebileceginizi dolayisiyla hukukla kendinizi ülke olarak baglamadiginizi gösterdigi için akli selim hiçbir ülke veya yatirimci bu ülkeye yatirim yapmaz. Çünkü tüm dünya bir yöne giderken Cumhurbaskani’nin tavriyla akintiya ters bir sekilde kürek çekilmis oluyor."
Duygu Akpinar - Nar kadin Dayanismasi: Sahip çikacagiz
Türkiye’de kadinlarin kadinlardan baska kimsesi olmadigina vurgu yapan Nar kadin Dayanismasi’ndan Duygu Akpinar, “Burasi zaten ölü kadinlar memleketi. Ya korkuyla yasarsin, sindirilirsin, ezilirsin, sömürülürsün, siddete maruz birakilirsin ya da öldürülürsün. Kadinlar bunu kabul etmediler, sinmediler” dedi. Akpinar, söyle konustu: “Istanbul Sözlesmesi’ni uygula, 6284’ü uygula diye avaz avaz bagirdik, sikistirdik. Bunun öcünü almak istiyorlar, bu avaz avaz sesin, bu yilmazligin, isyanin öcünü almak istiyorlar. Bugün artik bu bir ölüm kalim savasindan bile çikmistir, Istanbul Sözlesmesi’nin kaldirilmasi bizim hayatta kalma sansimizi elimizden almistir. Ya öldürülecegiz ya da öldürülecegiz demek ki bu topraklarda. Bu avaz avaz ses öfke dolu, hinç dolu yalnizca bizim elimizi yakanizda degil, öldürülen binlerce kadinin da eli yakanizda. Biz Istanbul Sözlesmesi’ne sahip çikiyoruz, çikacagiz, vazgeçmiyoruz. Biliyoruz ki bu yolun sonu her türlü ölüme çikiyor çünkü. Feminist mücadelemizin geri dönüsü yok.”