Yasam tarzi degisimi yaslanmayi yavaslatabilir mi?

Yasam tarzi degisimi yaslanmayi yavaslatabilir mi?

Yeni bir makale, yasla beraber normalde kisalan ?telomer` isimli kromozom uçlarinin, diyet, alistirma, ve stressiz ortam sayesinde insanlarda tekrar uzayabilecegine isaret etti.

Yasam tarzi degisimi yaslanmayi yavaslatabilir mi?


Telomerler

Yeni bir makale, yasla beraber normalde kisalan ‘telomer’ isimli kromozom uçlarinin, diyet, alistirma, ve stressiz ortam sayesinde insanlarda tekrar uzayabilecegine isaret etti.

Yeni bir makale, yasla beraber normalde kisalan ‘telomer’ isimli kromozom uçlarinin, diyet, alistirma, ve stressiz ortam sayesinde insanlarda tekrar uzayabilecegine isaret etti.

Yasla beraber hücre genomlarinda biriken hasar, yaslanmanin baslica sebepleri arasinda. Ancak son onyillarda yapilan arastirmalar, diyet ve alistirma gibi uygulamalarin hücrelerdeki hasar birikimi yavaslatabilecegine isaret ediyordu. Orta yasli fare ve siçanlarda bu uygulamalarin dokularin canlanmasini, hatta ömrün uzamasini sagladigi gösterilmisti.

Geçen hafta Lancet Oncology dergisinde yayinlanan bir çalisma da, yaslanma sirasinda yasanan bir moleküler degisimi inceleyerek insanlarda benzer bir bulguya ulasti. Makaleye göre yasla beraber normalde kisalan telomer isimli kromozom uçlari, diyet, egzersiz ve stressiz bir ortam sayesinde tekrar uzayabilir. Ancak dar bir örneklemle yapilan deneyin sonuçlarinin kesinlesmesi için tekrarlanmasi gerektigine de dikkat çekiliyor.

Telomerler

Kromozomlar, proteine sarilmis uzun DNA molekülleridir. Insanda her bir vücut hücresinde 46 adet bulunur. Kromozomlarin en uç bölgelerine telomer denir. Hücre bölünmesi sirasinda DNA`yi kopyalayan enzimler, bu uç bölgeleri kopyalayamaz. Dolayisiyla vücut hücrelerinin her bölünmesinde telomer bölgeleri bir miktar kisalir. Telomerler tamamen tükendiginde, hücre bölünmeyi durdurur, çalismaz hale gelir, bazen de intihar eder.

`Ölümsüz` olan esey hücrelerinde ve kök hücrelerde ise "telomeraz" isimli özel bir enzim, bu bölgelerin kopyalanmasini saglar*. Dolayisiyla bu hücreler sonsuza kadar bölünebilir.

Akyuvarlardaki telomerlerin uzunlugunun, çocukluktan itibaren yasla beraber azalma egiliminde oldugu daha önce bulunmustu. Dokularin yasla beraber zayiflamasi ve is göremez hale gelmesinin bir sebebinin de telomer kisalmasi oldugunu düsünülüyordu.

Ilginç biçimde, kronik strese maruz kalan çocuk ve eriskinlerde bu azalmanin daha hizli gerçeklestigi son yillarda gösterilmisti. Bunun sebebi tam olarak bilinmese de, stresin hücrelerin kendilerini yenileme kapasitesini azalttigi tahmin ediliyor. Kan kök hücrelerinin stres altinda telomerazi daha az üretiyor olmalari da bir olasilik.

Geçen hafta yayinlanan çalisma ise, telomer biyolojisinin `anasi` Elizabeth Blackburn`ün** de dahil oldugu ekip, iyi beslenmenin ve stresi azaltici etkilerin telomer uzunluguna etkisini inceledi.

Çalisma kapsaminda iyi halli prostat kanseri hastasi 35 erkek bes yil boyunca izlenmis. Bunlardan 25`i kontrol, 10`u test grubu olmus. Test grubundaki denekler su programi izlemisler:
- Vejeteryan tipi, bol sebze ve meyve içeren, bitki temelli proteini bol, yag ve sekeri düsük bir diyet
- Günde yarim saat aerobik alistirma
- Yoga tipi gerinme hareketleri ve meditasyon
- Haftalik sosyal grup söylesileri.

Bes yil sonunda kontrol grubunda telomer uzunlugu %10 azalirken, test grubunda %3 artmis. Bu da, stressiz ortamda ve/veya iyi beslenme kosullarinda hücrelerin canliliklarini koruyabildiklerini, hatta daha önce birikmis hasari giderebildiklerine isaret ediyor.

Sonuçlar aslinda çok sasirtici degil

Stresin yaslanmayi hizlandirici etkisine, keza kalori kisitlamasinin ve fiziksel alistirmanin yaslanmayi yavaslatici etkisine dair fare ve sinek gibi model organizmalarla son yillarda yapilan çok sayida çalisma var. Ayrica ayni bireyin akyuvarlarindaki telomer uzunlugunun, bazen bir yil öncesine göre daha uzun çikabildigi daha önce yayinlanmisti. Bunun sebebi rasgele süreçler (ayni bireyin akyuvarlari arasi degiskenlik ve küçük örneklem) olabilirdi. Son çalisma ise, çevresel etkileri rolü oldugunu ima ediyor.

Buna ragmen yazarlar makalede, çalisma az sayida bireyle yapildigi için sonuçlara ihtiyatla yaklasilmasi gerektigine isaret ediyorlar. On bireyde, 25 baska bireye kiyasla görülen bir degisimin rasgele olmasi imkansiz degil. Dolayisiyla daha genis ve daha iyi düzenlenmis örneklemlerle tekrarlanmasi gerekiyor.

Ayrica olasi telomer uzamasinin mekanizmasi da tespit edilmeyi bekliyor. Zira ekip, test grubunda telomeraz aktivitesinin kontrol grubundan daha yüksek oldugu yönünde bir bulgu edinemedi.

Yaslanma sürecine basit çevresel önlemlerle müdahale edilebilecegine isaret eden çalismalar artiyor. Bu açidan, sermaye düzeni basta olmak üzere, ögrenim ve çalisma yasaminda stres seviyesini yükselten sistem ve kültürlerin halk sagligina verdikleri uzun vadeli zarar da degerlendirilmeyi bekliyor.

Notlar:
* Telomeraz enzimi kanserlesen hücrelerde de üretilir. Nitekim kanser hücrelerinin sinirsiz bölünmelerinin sirlarindan biri telomeraz üretimidir.
** Telomerlerin hücre bölünmesi sirasinda kisalacagini ve bunu gidermek için özel bir enzim gerektigini 1973 yilinda Sovyet biyolog Alexey Olovnikov teorik olarak tahmin etmis, bu tahmin sonraki onyillarda dogrulanmisti. Ancak 2009 yilinda verilen telomer ve telomerazin kesfi konusunda verilen Nobel ödülüne dahil edilmedi. Ödül, telomer islevini deneysel olarak gösteren Blackburn’ün basini çektigi ekibe verildi.

Ilgili makale:
Ornish v.d., 2013, The Lancet Oncology, doi:10.1016/S1470-2045(13)70366-8

sol haber