`Yeni strateji` 100 yillik

"Yeni" diye sunulan Kürt sorununu operasyonel yöntemlerle ‘çözme’ politikasi, aslinda bir asirlik çözümsüzlügün de temelini olusturuyor.

AKP Hükümetinin Kürt sorunundaki dile getirdigi politikalar ve çözüm önerileri, ‘yeni bir strateji’ olarak tartisiliyor. Konuyla ilgili görüslerini aldigimiz HDK Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Gençay Gürsoy tartismalara temkinli yaklasti. BDP Es Genel Baskani Selahattin Demirtas ise yaptigi açiklamada, “Iflas etmis stratejinin yeni gibi sunuldugunu” kaydetti.

BU STRATEJI YENI DEGIL

Halklarin Demokratik Kongresi Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Gençay Gürsoy, AKP’nin Kürt sorununun çözümü noktasinda ortaya koydugu stratejinin yeni olmadigini kaydetti.

“Uzun dönemdir diyalogla çözümü devre disi birakan hükümetin bu konudaki kararligini tekrar belli ettigini” kaydeden Gürsoy, yeni olarak sunulan stratejiye dair siralanan basliklara karsi temkinli. “Meclis içi partilerin muhatap alinacagi” yönündeki tartismaya deginen Gürsoy, “Bugüne kadar Hükümet, BDP ile görüsüp çözüm için bir adim atmadi. Bu görüsmelerin baslayacagi yönünde bir niyetin olmasi olumludur” dedi.

ÇATISAN TARAFLAR DA GÖRÜSMELI

Görüsmeler konusunda bir parantez açan Gürsoy, “Silahli mücadelede muhatabi görmezden gelemeyiz. Bu sorun konusunda söyledikleri kamuoyunda bir etkisi olan Abdullah Öcalan görmezden gelinmemeli” dedi.

Gürsoy’a göre, Hükümetin sorunun çözümünde siyasal partilerle görüsmesi kadar “Çatismanin son bulmasi için çatisan taraflarin da” görüsmesi oldukça önemli.

AKP’nin simdiye kadar Kürt sorununda “isi en ucuza kapatma” gayreti içinde ve en az “tavizle” meselenin üstünü kapatma niyetinde oldugunu belirten Gürsoy, “Çözüm için iyi niyet ve kararlilik gerekir. Ne yazik ki hükümetten bunu göremiyoruz” dedi.

ASIL MESELE SIYASI KADROLARI IKNA ETMEKTE

Yeni anayasa tartismalarinda AKP’nin ‘kirmizi çizgiler’ ortaya koymasini da degerlendiren Gürsoy, “Dil ve kimlik konusunun tartisilir bir tarafi kalmadi. Anayasa tartismalarinda görüldü ki, asil mesele siyasi kadrolari ikna etmektir. Halkin barisa dair özlemi ve talepleri oldukça somut” dedi.

Gürsoy söyle devam etti: “Anayasa tartismalarina dair ön ambargolar koymak dogru degil. Ne kadar çok açik tartisma ve özgür ortam olursa süreç o kadar saglikli olacaktir. Diger türlü süreç sekteye ugrar.”

DEMIRTAS: ÇARESIZLIKTEN BASKA BIR SEY DEGIL

BDP Es Genel Baskani Selahattin Demirtas, AKP’nin ‘yeni strateji’ olarak ortaya koydugu politikalarla ilgili Twitter’dan açiklamalar yapti. Demirtas, “Yeni strateji diye sunulan sey, devam etmekte olan güvenlik stratejisinin bizatihi kendisidir” dedi.

Demirtas söyle devam etti: “Newroz’la birlikte, fiyaskoyla sonuçlandigi tescillenen güvenlik konseptini yeni cümlelerle ifade etmek, zevahiri kurtarmaya çalismaktir. Ayrica Cizre’de BDP binasindan polise ates açildigi iddiasi alçakça bir iftiradir.Tam tersine ilçe binamiz polis tarafindan taranmis, ilçe baskanimiz dipçiklerle feci sekilde dövülerek gözaltina alinmis ve su anda Dicle Üniversitesi Hastanesinde yogun bakimdadir. Iftiralar, partimize dönük bu saldirilarin üstünü örtmeye dönük karalamadan baska bir sey degildir.

Ortada yeni bir strateji falan yoktur, iflas eden strateji sorgulanmasin diye yeniymis gibi sunulan sey çaresizlikten baska bir sey degildir.”

BUGÜN AÇIKLAMA YAPILACAK

Ayrica yine bu konuyla ilgili olarak BDP Es Baskanlari Selahattin Demirtas ve Gültan Kisanak, Kürt sorununda hükümetin yeni olarak ortaya koydugu stratejiyle ilgili bugün Diyarbakir’da bir basin toplantisi yapacak.
(Istanbul/EVRENSEL)

BARIS MECLISI: YENILENEN SAVAS KONSEPTIDIR

Türkiye Baris Meclisi, yaptigi yazili açiklamada “Yeni Savas Konseptine Karsi Siyasal Diyalog ve Demokratik Müzakere Için Harekete Geçme Zamani!” dedi.
“Son yirmi yilin en kanli, en çatismali Newroz’u geride kaldi” denilen açiklamada, Newroz kutlamalarina katilmak isteyen milletvekillerine ve halka dönük siddet elestirildi.
Açiklamada, “2012 Newroz’u, 1992 yilinin kanli Newroz’unu hatirlatti” denildi.
Açiklamanin devaminda sunlar kaydedildi:
“AKP hükümetinin, özgürlük alanlarini daraltan yasakçi yaklasimi sivil ve resmi yurttaslarin yasamlarini yitirmesine, yüzlerce yurttasin yaralanmasina ve gözaltina alinmasina neden olurken, barisa sirtini dönmüslük ülkenin dört bir yaninda siddete yol açti.
Newroz’da yasananlar, yaz sonundan itibaren yürürlüge konulan Kürt sorununda  “yeni savas konseptinin” kalici hale getirilmek istenmesinin sonuçlaridir.

HALKIN KARARLILIGI NEWROZ’DA GÖRÜLDÜ

Devlet gücünü göstermeye, verilene razi etmeye, siyasal tasfiyeye dayali ve siddete endekslenmis bu yeni savas politikasiyla sonuç alinamayacagini, Newroz’da sokaklarda, meydanlarda  ates yakan insanlarin coskusu ve kararligi gösterdi.  
Bu politikada israrin, Türkiye’yi büyük bir batakliga sürükledigi artik görülmelidir. Toplumsal yarilmanin ulastigi derinlik, Newroz’da Kürtlere karsi sergilenen  linç girisimleriyle, bizzat devlet görevlilerinin agizlarindan dökülen nefret söylemiyle ve irkçi yaklasimlarla telafisi güç bir noktaya varmistir. Geriye dönülmez yolun basinda oldugumuz ortaya çikti.   

GÜVENLIKÇI YAKLASIMLARDAN VAZGEÇILMELI

Türkiye vakit kaybetmeksizin bu yoldan geri dönmelidir. Newroz dönüm noktasi olmalidir. Askeri, siyasi operasyonlarla, güvenlikçi yaklasimlarla Kürt sorununda bir yol alinamayacagi otuz yildan sonra artik görülmeli. Çözümün yolu, Kürt sorununun muhataplariyla siyasal diyalogun kurulmasindan ve demokratik müzakerenin baslatilmasindan geçiyor.   

SIMDI BARISIN SESINI YÜKSELTME ZAMANI

Herkesi bunun için çaba göstermeye, sesini yükseltmeye çagiriyoruz.  Buna her zamankinden çok ihtiyacimiz var. Simdi barisin sesini yükseltme zamani.

YENI OLARAK SUNULAN STRATEJIDE NELER VAR?

Gazeteci Fikret Bila’nin Milliyet gazetesindeki dünkü kösesine tasidigi ve Basbakan Tayyip Erdogan’in AKP grup toplantisindaki konusmasina dayandirdigi ‘yeni stratejinin’ ana hatlari söyle:
“1- Kürt sorununun çözümünde sivil siyaset kanali disinda hiçbir kanala itibar edilmeyecek, kullanilmayacak.
2- Imrali’da Abdullah Öcalan, Kandil’de veya Avrupa’da PKK muhatap alinmayacak, devre disi birakilacak.
3- Güneydogu’da ve diger bölgelerde yasayan Kürt vatandaslar, PKK ve KCK’nin baskisindan kurtarilacak.
4- Bu amaçla dogrudan halk muhatap alinacak ve sivil siyaset kanaliyla çözüm aranacak.
5- Çözüm yeri olarak parlamento disinda hiçbir zemin kabul edilmeyecek; ipleri Imrali ve Kandil’in elinde olmayan, demokratik yollarla seçilerek Meclis’e gelmis, siyasi inisiyatif kullanabilecek parti veya partilerle muhatap olunacak.
6- PKK, silahli eylemlere devam ettigi sürece silahli mücadele devam edecek.
7- PKK ile bir daha görüsülecekse bu ancak silah birakmasi için olacak.
8- PKK silahlarini Türkiye’ye teslim ettiginde, yargisal sorumlulugu olmayanlarla ilgili nasil bir prosedür uygulanacagi belirlenecek.
9- Yeni anayasada Kürt kimligi veya özerklik düzenlemesi olmayacak. Yeni anayasa, insan haklarini ve vatandaslarin kanun önünde esitligini esas alacak.
10- Yerel yönetimler güçlendirilecek, uluslararasi hukuka dayali ilkeler esas alinacak.”