Haber Analiz/Hasan Gürsoy-Ramazan aydin
Anadolu'dan göç edip Esenleri yurt edinen insanlarin disinda, yakin zamanda özellikle, Ortadogu’dan Suriye'den Afganistan'dan Pakistan'dan Özbekistan'dan Kirgizistan'dan, Türkmenistan’dan gelen göçmenler hem Esenler’ in demografik yapisini degistiriyor hem de yoksullugu daha da görünür hale getiriyorlar. Barinma ve geçirme konusunda insani yasam standartlarini da oldukça altinda yasiyorlar.
Kente tutunabilmek için önce akraba ve hemsirelerinin yanina geliyor, birbirinden güç alip, kendi gettolarini olusturuyorlar.
Her ne kadar Esenler "huzurun sehri" denilse de gruplar halinde dolasan göçmenler, insanlarin korkmalarina ve kendilerini güvensiz hissetmelerine neden oluyor.
Esenler'de yoksullugun, kaos'un, güvensiz sokaklarin, uyusturucu bagimlilarinin ve intiharlarin üstü örtülüyor, görmezlikten geliniyor.
Her sabah meyve sebze halinde kamyonlardan yere dökülenleri toplayanlar, Semt pazarlarinda aksam yere atilanlari toplayanlar, çöpten rizkini çikarmaya çalisanlar, kâgit toplayanlar. Bunlar Esenlerin gerçek yüzü.
Oysa çagimizda yoksulluk denilince sokakta yasayanlar, karni doymayanlar, üstü basi pis insanlar akla gelmemeli, zaten bu durum ortaçagin kaba yoksunlugu, derin yoksulluk denir buna. Yasadigimiz neo-liberal dünyada borçlanmaya bagli bankalara bagimli yasayan insanlar, çagin çaresiz yeni yoksullari Insanlar borca bagli sekilde, gelecegini de ipotek ederek yasiyorlar.
Insanlari yokluktan çaresizlikten bunalima düsüp intihara sürükleyenmelerinin asil nedeni de bu.
Bu durumda olanlar yoksullar kendilerini "degersiz görüyor" içlerinde "hiçlik duygusunu" gelistiriyorlar. Bu durumun psikolojik maliyeti de kendi "bedenine yönelik siddet" oluyor.
Yoksulluktan intiharin altinda iste bu bireyleri asan "sosyal nedenler" yatiyor.
Esenler'de yerel kalkinmaya önem verilmeli.
Esenler'in herhangi bir noktasinda yoksul var ise bunun sorumlusu öncelikle yerel yönetimlerdir.
Esenler'de sorunu çözmek yerine bir koli erzak ile kendilerine bagli kitleler olusturuluyor, yoksullugu yönetiyorlar, çözmüyorlar, iktidarda kalma sürelerini uzatiyorlar.
Oysa hedef çesitli mesleki kurslar, projeler ile istihdam olusturarak yoksullugu çözmek bitirmek olmali.
--Sosyal yardim adi altinda partizanlik.
--Yandasa ihale.
